Türklere ise hissedilir bir önyargı görmedim ancak Malta'ya gelmeden tarihteki ilişkilerimizi okuduğumda birçok kaynak 16. yy'da yaptığımız kuşatmadan bahsediyor. Farklı kaynaklarda değişik rakamlar bulmak mümkün ancak Osmanı saldırısını püskürtülürken bizim kat be kat daha fazla kayıp verdiğimiz, onların da askeri olarak bir zafer kazandıkları kesin. İlginç olan ise bu zaferi de hala günümüzde de 8 Eylül'de kutlamaları. Bu kutlamayı öğrendiğimde atalarımız ile ilgili aniden bir gurur duyma hissi yaşadım çünkü eğer bir ülke 450 yıldır bir saldırıyı püskürtmeyi kutluyor ise, edadımızın kurduğu devletin, zamanında ne kadar büyük olduğunun anlayabiliyorum. Tabi nasıl oldu da bu kadar güçlü bir devlet, o dönemden 20. yüzyılın başına geldiğinde çöktü, apayrı bir hikaye...
Malta'da geliş sebebim ise Avrupa Öğrenci Birliği 63. Genel Kurul toplantısına katılmaktı. Genel anlamda istediğimizi alabildiğimiz için çok memnunum. Türkiye'deki üniversite öğrencilerini, uluslararası düzeyde temsil etmek için ilk adım olan aday üyelik statüsüne kavuştuk ve üyelik sürecini başlatmış olduk. Üyelik sunumunu yaparken Türkiye'de oluşturulan öğrenci temsiliyeti sisteminden bahsettim ve ardından yarım saate yakın soru cevap kısmını sürdü. Tüm soruları yanıtladım ancak bazıları ciddi anlamda zorladı beni. Ancak oylama sonunda kazandığımız statü, tüm emeğimize değdi. Bu nokktaya kadar gelmemiz beni mutlu etti ancak tam üyelik için yapılması gereken çok iş var. İnanıyorum ki tüm aşamaları en kısa süre atlayıp, Türkiye'yi bu birlikte temsil edeceğiz.
Galatasaray Üniversitesi Öğrenci Konseyi'nden Genel Kurul'a katılan diğer delegeler; Ediz Tokabaş ve Serdar Yağcı
Genel Kurul'da aday üyelik sunumunu gerçekleştirirken
Türk Mezarlığı
Avrupa Öğrenci Birliği Başkanı ve Türk delegeler
Otel odasından sahil'in görüntüsü
Şehrin merkezinde bir çok dar sokak var.
Genel Kurul'da aday üyelik sunumu sonrası soruları yanıtlarken
No comments:
Post a Comment